18 Nis 2010

Annem



Hollanda'dan annem geldi geçti tam vaktinde İzlanda'da patlıyan yanardağ düşünülürse babam ve İstanbul'dakiler sanırım bozulurdu annem belirsiz bir dönem burada kalsaydı :) Bana gün doğardı ne diyeyim.

Annem 1 Nisan'da geldi. Şaka gibi ama cep telefonundan ulaşamıyorum çıldıracağım neyse buluştuk ne çok özlemişim annemi kokusunu içime çekip durdum öpüp kokladım kadıncağızı.
Tren ile Eindhoven'a geldik yol boyunca konuştuk hergün telefon ile konuşan biz değilmişiz gibi.
Eşim bizi araba ile istasyondan aldıktan sonra eve geldik. Hediyeler çıktı hemen çantadan kardeşim bizlere güzel güzel ciciler göndermiş annem de almış gene bir sürü kıyafet vs.

Çay demledik geleneksel olarak. Geç vakte kadar lafladık. Ertesi gün öğleden sonra yolla döküldük.
Landal ' Loo da geçen sene kardeşim ve ailesi geldiğinde kiraladığımız göle bakan evleri çok beğenmiştik bu sene de orayı tecih ettik.

Yolculuk sıkıntısız geçti gelip yerleştik ardından eşimin ailesi gelince grup tamamlanmış oldu maalesef Babam iş dolayısıyla gelemedi :( İlk akşam yemeği ben hazırladım , kahveler içildi kısıtlı sohbetler :) Şömine karşısında çayımızı yudumladık ne güzel bir mutluluk bu :)

Ertesi gün ilk iş çeşitli faydalı otları yetiştirildiği bahçeye gitmek oldu maalesef mayıs ayında ürün vereceği için pek de faydalı olmadı :)

Sonra Hollanda'nın şelalesine gittik. Eşim Edward arabada annemi uyardı öyle ahım şahım değil ama en yüksek noktadan akan bir su var.Gittik çok güldük resim çektik yorumu size bırakıyorum.

Ardından hayran kaldığımız saray gezisi vardı Het Loo Palace. Geçen yıl,Kraliçenin Doğum Günü 30 Nisan da talihsiz intihar saldırısının yapıldığı saraymış bu.

Çok hoş bir bahçesi ve olduğu gibi korunmuş odaları bizi kendimizden geçirdi.
Akşam eşimin ailesinin rezervasyon yaptırdığı Grill restarantta idik.

Ertesi gün eşimin annesine sürprizi olan Buharlı tren gezisine gittik. Trende brunch da bayağı bir keyifli oluyor :)

Güzel bir gezi idi. Ardından bardaktan boşanırcasına yağan yamur sebebi ile kaldığımız eve döndük akşam yemeğinin ardından yürürüyüş ve yanan ateş(Odunlar ıslaktı yakmak içim eşimin göbeği çatladı ama genede kabul etmedi ıslak olduklarını baca çekmiyor diye inat etti ) karşısında çayımızı yudumladık.

Pazartesi tesisteki son günümüzdü bizde Arnhem de bulunan Açık Hava Müzesine gittik Hollanda da yüz yıllardır yaşanılan evler binalardan örnekler ilk haliyle buraya taşınmış ve korunuyor. Eşyaları ile birlikte.


Salı günü dönüş yolundaydık. Öğleden sonra Eindhoven da turladık anneciğimle kahvelerimizi aldık sevdiğim kafede.Akşam eve döndük.

Çarşamba evin yakınlarındaki alışveriş merkezine gittik. Öyle İstanbul'daki alışveriş merkezini getirmeyin gözünüzün önüne buralarda Hollanda'da yok öyle büyük alışveriş merkezleri ve alıştığımız markalar.

Perşembe ve Cuma temizlik yaptık evet yanlış okumadınız.Saolsun annem yardım etti evi adam ettik umarım satarız. Bakalım.

Cumartesi hüzün başladı bende annem gidicek ertesi gün pek keyfim yoktu açıkçası ama annemle güzel bir gün geçirdim gene bol bol sarıldım kokladım :)

Pazar günü kendisini yolcu ettim. Umarım bir dahaki sefer geldiğinde yeni evimize geçmiş oluruz ve umarım babamı ve Teyzoşumu da getirir :)

İyi pazarlar herkese

Sevgililer Günü Hediyesi

Edwars'ın masama bıraktığı güllerim ve sevgileler günü kartı :)

Hediye Paketim (Tefal'in ütüsü)