21 Ağu 2010

Isvicre Part 4


21.06.2010

Bu sabah bulutlar biraz daha dagildi ama yer yer yagmur dedi mahkeme duvari suratli meteoloji uzmani.Semsiyeler cantada yerini aliyor.Arabamiza atliyoruz.Tom Tom'a diyoruz Thun Schloss lutfen :)

Kisa ve zevkli bir yolculugun ardindan Thun kentindeyiz.Hesap ediyoruz bir kac saat de anca gezeriz koca satoyu.Otoparka 8 Isvicre Frangi bayilarak deli gibi yokus cikarak inanilmaz bir hayal kirikligi yasiyoruz.20 dk suruyor gezimiz.Moralimiz bozmiyalim nasilsa geldik sehri gezelim diye karar veriyoruz.Iyi de oluyor.Sirin bir sehir Thun.Nehir kenti ikiye boluyor koprulerle bir uctan diger uca geciliyor.

Nehrin sularinin rengi nerede ise Turkuaz.Daglardan gelen sular cagladigindan daha bir enfes.Avrupa da en cok Isvicre de ki nehirlere bayildim.
Biraz alisveris yapiyoruz.Esime su heryerinden birseyler firlayan has be has "Swiss Army" cakilardan aliyorum.
Magnetlerde karar vermekte zorlaniyorum sonunda sevdiklerime vermek icin bir iki tane de karar kiliyorum.
Kayinpederime Mutfak onlugu eldiveni ve kuruluma bezinden olusan 3 lu bir set aliyoruz.
Kendisi mutfagi cok sever. Yemekleri gercekten guzeldir.
Firina ugrayip kendimizi birkez daha kaybediyoruz.


Bir iki kare resim cekiyorum. Kaldigimiz chalet in ve Thun ganimatimin (Kendime metrelerce uzerine cupcake islenmis kurdele aldim)

Biz programsiz gezmeyiz. Esim aylar oncesinden calismalara baslar.Haritalar,gezi rehberleri,gunlukler vs vs ... Bir gun onceden mutlaka plani yapar kesinlestiririz.Ertesi gunu konusup yatiyoruz. Hava o kadar gec karariyorki saat 10.30 ama disarisini gunduz gozu ile gorebiliyoruz.
Havasi o kadar guzel ki. Gene kendimizi tatli bir uykuda buluyoruz.

Hiç yorum yok: